Yere kapaklandığım gibi aynı bir top gibi yerden sektim ve tekrar ayağa kalktım. Eski sevgilim ve yeni kız arkadaşı alt tonunda endişe olan boş bakışlarla bana ...
Gecenin sessizliği etkisini sürdürürken uyandım. Sabah olmasına sabah ama üzerimden kamyon geçmiş gibi ağır, gece boyu kulaklarımdan trenler geçmiş gibi uğultul...
Annem çekyatın üzerindeki yazmasına uzanıp, saçını örtüyor. O dayağı hiç yememiş gibi, ahıra gidiyor. Adam, mutfaktan kaptığı demir maşrapayla annemin kaynattığ...
Uzaklardan gelen bir metal sesiyle irkilen grubun içinde huzursuzlanmalar başlamıştı. İçlerinden bir tanesinin korkusu gecenin zifiri karanlığında hissedilebili...
Ta-taa kek pişti, yahu ama kocacığım tam da serilip yatacak yeri buldun. Fırının önünde ölmek nedir canım? İşim var burada, kekte dakiklik önemlidir bunu çok iy...
Sabahların bir anlamı olmalı belki… Ya gecelerin? Bulutları bir şeylere benzetmek keyiflidir. Peki, ya tavanda ve odanın duvarlarında dans eden ay ışığı gölgele...
Ancak ben de biliyordum baykuş da… Hiçbir zafer sonsuza dek sürmezdi. Herkes bir gün evine dönerdi. Ancak herkes bulabilir miydi döndüğünde kendisini hala bekle...