Yalnızca Kilolu İnsanların Anlayabileceği Bazı Durumlar

Bu bakışların anlattığı şey 'hayrettir'. 'Maşallah tosunuma' der gibi bakarlar. Bazısı kinayeli şekilde 'doydun mu?' diye sorar. Kendinizle ve aldığınız kilolarla çoktan barışmış iseniz, hiçbir davranış iştahınızı kaçırmaya yetmez. Ama alınmaya biraz meyilliyseniz, moralinizle birlikte iştahınız da yerle bir olabilir. 'Çok canımı sıkarsan, seni de yerim, görürsün' diyerek konuyu kapatmak en iyisi gibi böyle durumlarda. 

Hafiften yokuş bir yolda, fazla değil 4. bilemediniz 5. adımdan sonra sanki kilometrelerce koşmuşsunuz gibi atmaya başlar kalbiniz ve hızlı hızlı soluk alıp vermeye başlarsınız. Bunun sebebi, vücut kondüsyonumuzun düşmüş olmasıdır. Hatırlarsanız, pişik olmamak için düz yolsa bile adım atmaktan bile kaçıyorduk. Haliyle o gün yediğimiz hurmalar, yokuş çıkarken de bizleri tırmalıyor. Bu nefes nefese kalma olayını, yokuş devam ettikçe garip bir mide bulantısı takip eder, özellikle havalar sıcaksa. Bunun bir de merdiven versiyonu var ki, ne biz anlatalım ne siz dinleyin. O kadar çekilmez...

Özellikle kış aylarında kombinlerinizi tamamlamak için vücudunuzda oversize duracak bir şeyler istersiniz. Eşofman bunların başında gelir. Ama herkesin eşofman diye alıp giydiği, bize tayt olur. Özellikle kilosunu basenlerden alanların çok yakından tanıdığı bu durumu ortadan kaldırmak için, kendi bedenimizin çok çok daha büyüğünü tercih etmemiz gerekir. Bu sefer de, bileklerden aşağı sürünen paçalar bize selam çakar ve terzi masrafıyla başbaşa kalırız. 

Kilo almış olmanızdan mutlu olmadığınız durumlarda bile, birilerinin gelip size kilolu vücudu güzellemesi sinirinizi bozar. Çünkü aslında kiloyu güzellemek değil, ondan kurtulmak istiyorsunuzdur ve 'kendini olduğun gibi sevmelisin, şişmanlık güzeldir, yay!' gibi tepkiler; sizi hayattan soğutabilir ve samimiyetsiz gelebilir. Gerçekten kendinimizi o şekilde beğenmiş ve öyle devam etmek istiyorsak, bu söylenenler hoşumuza da gidebiliyor elbette.