Altın
%
Dolar
%
Euro
%
Bitcoin
%
Eth
%
Önümüzdeki 5 gün boyunca
Unsplash
SCOPE

Tez Yazmaya Nasıl Başlanır?

28 Mar 2023

Türkiye’de eğitimin niteliği uzun süredir tartışılıyor. Çeşitli düzeylerde müfredat ya da sisteme yönelik düzenlemelerle giderilmeye çalışılan sıkıntılar başka eleştirileri de beraberinde getiriyor ve bu konuyla profesyonel olarak ilgilenen herkesin gündemini işgal ediyor. Lisansüstü eğitim bu tartışmalardaki önemli başlıklardan biri. Yüksek lisans ya da doktora yapmanın önemi ya da gereği çeşitli sebeplerle masaya yatırılırken bu sorumluluğu üstlenen kişiler arasında da bir yarılma var; lisansüstü eğitimi herhangi bir şey gibi görenler ve bilimsel faaliyetin öneminin farkında olanlar. Bugün bu farkındalığa sahip olup tez konusunda dara düşenlere birkaç yöntem önermeye çalışacağım.

Unsplash
En baştan şunu söylemekte fayda var. Bir sosyal bilimci olduğum için tecrübe ve önerilerim bu alanla ilgili olacak. Ancak temelde içerik değil de yazmaya geçiş sürecini dert edenleri rahatlatmak niyetinde olduğum için tez sürecinde olan herkesin ilgisini çekeceğini düşünüyorum. Tezle ilgili süreçler hemen hemen her disiplinde aynı şekilde işliyor. Literatür taramasını iyi yapmak, yani alanda kimlerin neler çalıştığıyla ilgili genel bilgiye sahip olmak ve bu literatüre özgün bir katkı sunabilmek. Bu özgünlük kaygısı çoğu zaman yanlış anlaşıldığı için birçok tez çalışması daha en baştan sıkıntıya giriyor.

Unsplash
Bilimsel çalışmada özgünlük kimsenin aklına gelmemiş bir şeyi, kimsenin aklına gelmemiş kavramlarla tartışarak herkesi şaşırtmak değildir. İlginç ve farklı olma çabası çoğunlukla bu özgünlük çabasının önüne geçtiği için çalışmalar da çok erken aşamada tıkanabiliyor. Çünkü aslında literatürde zaten yürütülen tartışmaların bir benzerinin yürütüldüğünü fark etmek çok uzun zaman almıyor. Burada olması gereken biraz daha ayakları yere basan, literatürde tartışılan konuların atlanan detaylarına odaklanan ya da mevcut tartışmaları yeni bir kavramsal çerçeveyle ele almaya çalışan bir çalışma pratiği oluşturmaktır. Bu tabii ki “mevcut sınırların dışına çıkmayın, başımıza icat çıkarmayın” demek değil. Muhakkak güncel durumlarla ilgili yeni fikirler de bu çalışmalarda kendilerine yer bulmalı. Önemli olan yeni fikir bulma çabasının bilimsel üretimin niteliğinin önüne geçmemesidir. 

Unsplash
Özellikle yüksek lisans sürecinde öğrencilerden beklenen dünyanın yeniden keşfinden ziyade uzmanı olmaya aday olduğu konuda öğrendiklerini belli bir çerçevede metne, yani teze dönüştürebilme yetisini ortaya koymasıdır. Doktorada bir öğrencinin daha da derinleşip daha özgün katkılar yapması beklenebiliyor. Yüksek lisans daha ziyade akademik faaliyetin nasıl yürütüleceğinin öğrenildiği bir süreç gibi düşünülebilir. Bu konuda farklı fikirler olabilir elbette. Ancak literatürün nasıl taranacağı, bir araştırma konusunun nasıl belirleneceği, belirlenen konuda nasıl bir araştırma yürütüleceği ve elde edilen bilgilerin özgün bir dille nasıl metne döküleceği ilk ve en detaylı biçimde bu aşamada öğreniliyor.

Unsplash
Bir eğitimci olarak kendi lisansüstü öğrencilerimi de dahil ederek, özellikle yüksek lisans öğrencilerinin tezle ilgili ilk adımı atmakta çok sıkıntı yaşadığını gözlemliyorum. Bunun nedenlerini anlamakla birlikte çözümünün de çok basit olduğuna inananlardanım. Öncelikle iyi okuma yapmış bir öğrenci konuyu çerçevelendirmekte çok sıkıntı yaşamaz. Yukarıda da belirttiğim gibi, çalışılması gereken konu iyi taranmış bir literatürde ve özellikle de iyi gözlemlenen bir gündelik yaşam pratiğinde zaten kendini belli eder. Fakat bu zihinde tutulduğu sürece sınırlarını çizmek zorlaşır. Tezlerin bir türlü somutlaşamamasının en temelinde de bu yatıyor; her şeyi kafada çözmeye çalışmak ve yazma cesareti gösterememek.

Unsplash
Birçok öğrenci -ki öğrenciyken benim de yaşadığım bir handikaptı bu- en doğru yerden başlama niyetiyle hareket ettiği için tez sürecini bir türlü somutlaştıramıyor. Oysa yapılması gereken şey ilk adımı atmaktır. Bu ilk adımı arkadaşlarınızla ya da danışmanınızla hemen paylaşmak zorunda değilsiniz ancak mutlaka atmalısınız. Takdir edersiniz ki düşünmenin sınırı yok. Özellikle kavramsal ve tarihsel okumalar yaptığımızda zihnimizde çok fazla şey uçuşmaya başlar. Bir anda her şeyin çok mantıklı ama aynı zamanda çok saçma geldiği bir sürece gireriz.

Unsplash
Bu süreçten kurtulmanın tek bir yolu var; yazmak. Taslak olarak da olsa, kendi okuduklarımızı özetlemek için de olsa, gözlemlerimizi bir günlük gibi karalamak şeklinde de olsa bir şekilde yazmaya başlamak zihni organize eder. Aklımızda uçuşan fikirlerin somutlaştırılması, hangisinin makul hangisinin temelsiz olduğunu görmenin en iyi yoludur. Diğer yandan, yazmaksızın sürekli okumak zihnin sınırlarını da zorlayan bir başka problemi berberinde getirir; unutmak. Unutmak burada en iyi ihtimal. Okuduğumuz her şeyin birbirine girmesinden daha kötü bir şey varsa o da okuduklarımızı unutmaya başlamak ve sürekli literatürde geriye gitmeye çalışmaktır.

Unsplash
Bundan kurtulmanın en iyi yolu yukarıda da önerdiğim gibi bir an önce bir şeyler karalamaya başlamak. Bir kelime kotanız varmış ve yazdığınız her cümleyi tezde kullanmak zorundaymışsınız gibi düşünmeyin. Deneyip yanılarak aslında neler okuduğunuzu ve düşündüğünüzü daha iyi görme imkânı bulacaksınız. O yüzden en baştan itibaren yazmaya başlamalısınız. Literatürü tararken ilgilendiğiniz alanda ne tür tartışmalar yapıldığını not ederek, konunuzu seçmeye çalışırken aklınıza gelen fikirleri yazılı hale getirip tartışılabilir kılarak, seçtiğiniz konuda içerik oluştururken daha önce aldığınız notlardan faydalanarak, bir saha çalışması ya da deney yapıyorsanız her aşamasını hem bilimsel hem de bireysel yönleriyle bir saha günlüğüne kaydederek sınırları olmayan zihinsel faaliyetinizi disipline kavuşturabilirsiniz.

Unsplash
Bunları yaptığınızda tez sürecinin elde edilen malzemenin organizasyonu olduğunu net olarak göreceksiniz. Tez yazma işine, olmayan bir şeyi yazılı hale getirdiğiniz gerçeküstü bir süreç gibi değil de zaten zihninizde yer işgal eden bilgileri organize bir şekilde somutlaştırdığınız bir çaba olarak baktığınızda adım atmak biraz daha kolaylaşıyor. Bu süreçte ilk adımı atmayı kolaylaştıracağını ve daha etkili bir metin yazmanıza katkı sunacağını düşünerek iki okuma önererek metnimi sonlandırayım. İlki akademik çabaya nereden bakmamız gerektiğini anlatan Jacques Ranciere eseri Cahil Hoca, ikincisi de işin teknik yönünü çok güzel noktalardan ele alarak açıklayan Howard S. Becker eseri Sosyal Bilimcilerin Yazma Çilesi. 

©2022 Beyhan&Beyhan Business Solutions Tüm Hakları Saklıdır
Yukarı Kaydır
BUNU OKUMAK İSTER MİSİN?