Her coğrafya, daha önce o topraklarda yaşayanların arkalarında bıraktığı izlerle bizlere bir hikâye anlatır. Bu hikâyeler detaylı bir anlatı olabildiği gibi kimi zaman da bizi meraka sürükleyen gizemlerle dolu ve sınırlı anlatılar olarak karşımıza çıkar. Bazen bir bina kalıntısı, bazen bir melodi, bazen de bir çiçek motifi inanca, aşka, savaşa veya barışa dair sözler fısıldar. Özellikle çok kültürlü coğrafyalarda bu anlatılar çok daha karmaşık ve çok daha anlamlı olur. Tıpkı Lindos’ta olduğu gibi.