Hepimizin yaşamında kalabalıklar var. İnsanlar, olaylar, sorumluluklar hiç bitmiyor. Çoğu zaman her gün bir yenisi ekleniyor. Yoğunlaştırılmış bu hayatı yakalamak da giderek zorlaşıyor. Zamanın çok hızlı aktığını ve hep bir şeylere yetişmemiz gerektiğini hissediyoruz. Bu telaşın içinde bazı kayıpları yaşamamak da imkansız hale geliyor. Gözden çıkardığımız ilk şey genellikle kendimiz ve bize dair hisler oluyor. Kendimize ait olan hayatı kendimizi unutarak yaşamaya başlıyoruz. Hal böyle olunca kendimizi unutmanın getirileri ve götürüleriyle de karşı karşıya kalıyoruz. Bugün kendimizi hatırlamayı ve kendi hayatımızdaki yerimizi bulmayı konuşacağız.