SCOPE

Kan Donduran Tarihi İntikam Planları - I

18 May 2022

Bazı hataların bedeli çok ağır olabilir, o yüzden gerçekleştirdiğiniz bir davranışın ardından karşınıza kimi alacağınızı iyi ölçüp biçmeniz gerekir. Ağzınızdan çıkan tek bir yanlış söz ya da olmadık bir kişiye yaptığınız tek bir yanlış hareketin bedelini binlerce hatta milyonlarca kişi ödemek zorunda kalabilir. En azından güç ve iktidarı elinde bulunduran önemli tarihi kişilikler için bu durum geçerliydi. Onlar kendilerine yapılan yanlışları affetmediler ve karşılığında aldıkları intikam herkes için çok acı sonuçlar doğurdu. Tarihin en kan dondurucu intikam planlarının altına imza atan mühim şahsiyetleri ve bu planları hayata geçirirken sahip oldukları motivasyonların asıl kaynağını hep birlikte masaya yatırmaya ne dersiniz? İlk konuğumuz, kocasının intikamını almak için herkesi gözünü kırpmadan öldüren ve bir vakitler kilise tarafından da azizlik mertebesine yükseltilen, Rusya'nın ilk kadın hükümdarı Kiev Prensesi Olga…

Kiev Knezliği’nin başında olan kişi yani Kiev Prensi I. Igor, 945 senesinde kendisine vergi ödemek istemeyen Drevlianlar isimli bir grup tarafından işkence edilerek öldürülmüştü. Igor’un eşi Prenses Olga’dan olan oğlu o zamanlar henüz üç yaşında bir bebekti, bu yüzden yönetimi oğlunun yerine Olga devraldı. Drevlianlar ise Kiev topraklarına elçi göndererek, eşinin canına kıyan Prens Mal ile evlenmesini istediklerini söylemişlerdi. Yirmi kişiden oluşan grup, Olga tarafından büyük bir coşkuyla karşılanmış ve tekliflerinin olumlu yönde değerlendirildiği cevabını almışlardı prensesten. Olga, delegelere şöyle bir cevap verdi:
 
“Teklifiniz benim de hoşuma gitti, zira kocam öldü ve artık mezarından dönemez. Fakat sizi yarın kendi halkımın önünde de onurlandırmak isterim. Şimdi geminize dönün ve bütün kibrinizle sabahı bekleyin. Yarın biz sizi topraklarınıza uğurlarken deyin ki, ‘Biz ne yürüyerek ne de atımızla döneriz, bizi gemimizle götürün!’ İşte o vakit, geminizle götürüleceksiniz.”


Ertesi gün prensesin bu sözlerini aynen tekrarlayan Drevlianlar hakikaten de Kiev halkı tarafından gemilerinin içinde, tıpkı bir tahtırevanda seyreder gibi taşınmaya başladılar. Elçiler bunu büyük bir onur olarak görmüşlerdi, Prenses Olga ve halkı onları yüce bir şekilde uğurluyorlardı. Derken gemileri bir anda Olga’nın emriyle kazılmış bir hendeğin içine atıldı. Ardından üzerlerine toprak atılmaya başlandı ve delegeler diri diri o çukurun içine gömüldüler. Toprak atılırken Olga yanlarına yanaşıp bu hareketinden ötürü onur duyup duymadıklarını bile sormuştu. Tabii, intikamı bu kadarla sınırlı kaldı sanmayın. Tekliflerini kabul ettiğine dair Drevlianlara bir haber gönderen Olga, halklarının önde gelen isimlerini onu karşılamak üzere çağırmıştı. Önceki ekibin başına gelenlerden habersiz olan Drevlianlar, seçkinlerden oluşan bir başka grubu Olga’nın yanına gönderdiler. Olga ise onları bir hamama kapatıp yaktı.

Bitti mi sandınız? Hayır, devamı da var. Olga bu kez de kocasının öldürüldüğü yerde bir ziyafet tertip edilmesini ve onun yasını tutmak için kendisine bu hak tanındıktan sonra prensleriyle evleneceğini söylemişti. Drevlianlar bunu da kabul ettiler, sonra her şeyden habersiz bir şekilde neşe içinde bütün gece alkol alıp bir köşede sızdılar. Olga da boş durur mu, hepsini kılıçtan geçirdi. O gece beş binin üzerinde Drevlian’ın canına kıyıldı.

Sonrasında ise ordusuyla birlikte Drievlianları tamamen bitirmek üzere yola koyuldu Olga. Kiev Knezliği bu savaşta büyük bir başarı göstermişti ancak kocasının öldürüldüğü şehre geldiğinde bir türlü kuşatmayı zaferle taçlandıramadı. Olga, onları tuzağa çekmenin yollarını arıyorken aklına Drevlianları kandırmak için çok parlak bir fikir geldi. Şehirdekilere yanlış bilgilerle dolu bir mesaj yolladı; diğer tüm şehirleri ele geçirdiklerini, herkesin vergi vermeyi kabul edip huzurlu hayatlarına geri döndüklerini ve sırf vergi ödemeyi kabul etmedikleri için bu şehirdekilerin açlıktan kırıldığını yazmıştı notunda. Bunun üzerine Drevlianlar vergi ödemeyi kabul ettiler ancak Olga’nın niyetinden hâlâ şüpheleri vardı çünkü kocasının intikamını almaya devam ettiğine inanıyorlardı. Bu düşüncelerinde de haklıydılar üstelik. Olga ise onlara ziyafette yaptığı katliamın kendisi için yeterli olduğunu ve artık yalnızca barış istediğini söylemişti. Küçük bir istekte bulundu ve iyi niyetinin temsilcisi olarak her evden üç adet güvercin ve üç adet serçe getirilmesini söyledi. Drevlianlar onun bu isteğini de kabul ettiler ve her haneden istenilen sayıda kuş getirildi. Olga, askerlerine kuşların ayaklarına kumaşla sarılı sülfür çubukları bağlamalarını emretti ve gece çöktüğünde bu çubukların ateşe verilerek kuşların havaya salınmasını buyurdu. Böylelikle yuvalarına geri uçan kuşlar şehirdeki bütün evleri yakıp yok ettiler. Olga ise kocasının intikamını almanın verdiği huzurla kendi topraklarına geri döndü.

©2022 Beyhan&Beyhan Business Solutions Tüm Hakları Saklıdır
Yukarı Kaydır
BUNU OKUMAK İSTER MİSİN?