Şarkı sözlerini hep aynı müziğin üzerine yazar gibi birçok ressam, hep aynı tonların üzerinde yaratıyor eserlerini. Buna rağmen o eserleri seyrederken yahut okurken tekrara düşüyor hissine kapılmıyoruz hiç. Bilakis bu bilindik olma halinin, sanatçının düşünsel dünyasında dahil olduğumuz anlarda vermiş olduğu güven duygusu yadsınamaz. Çünkü insan tanıdığı bir şeyi algılama ve kabul etme hususunda daha istekli ve başarılı olmaya eğilimlidir. Bu açıdan bakıldığında; sanatçı, sanatı ile kendisini değil okurunu yahut seyircisini başarılı kılabildiği ölçüde saygınlık kazanır. Başarılı bir okur ve seyirci, sanatçıyı tanıdığınca eseri yorumlamada başarı gösterebilirken; başarıyla yorumlanabilen eserler de doğru bir anlatıcıya; başarılı bir sanatçıya işaret eder. Dolayısıyla eserlerinde yarattığı ahenk ile kendisini ilk bakışta tanınabilir kılan sanatçılar ve sanatını doğru okuyan sevenleri arasında var olmaya dayalı bir bağ vardır. Bu bağı kurmayı başaran isimlerden biri olan Hollandalı Barok ressamı Jan Steen, eserlerinde fırçasını ne anlatmak için boyaya buladı ona bir göz atacağız.