İş Ortamında Stresten Uzak Kalma Rehberi

İlk aşama, kısıtlanma hissinden kurtulabilmeniz için mümkün olduğunca ofis ortamından uzaklaşmak. Eğer yapabiliyorsanız, öğle aranızı ofis sınırları içinde geçirmeyin. Bazen yetiştirmeniz gereken işler olduğunda yemek yemeye bile fırsat bulamayabilirsiniz, yine de mümkün olduğunca masa başında ve bilgisayar karşısında durmamaya çalışın. Hatta kısa yürüyüşler yapın, böylece stres ortamından uzaklaşmış ve negatif enerjinizi atmış olursunuz.

Olay ve duygu arasında ayrım yapmayı öğrenin. Önemli bir toplantıya katılacağınızı ve bu toplantıda bazı kritik kararlar alınacağını varsayalım. Belki de her şey sizin yapacağınız bir sunum ya da konuşma ile birlikte neticelenecek. Bu durum ister istemez stresinizi tetikleyeceğinden, duygularınız ön plana çıkıp böylesi kritik anlarda kontrolü ele geçirebilir. Duyguyu eylemden ayırın; misal “Bu toplantı yüzünden çok gerginim” demek yerine, “Toplantım var ve kendimi biraz gergin hissediyorum” deyin. Beyniniz bu sayede eylemi ve duyguyu ayrı ayrı işleyecek, duyguyu eylemden sorumlu tutmayacaktır. Böylece stresinizi kontrol altına alabilir ve eylem sırasında (bu örnekte eylemimiz toplantıda bir konuşma yapmak) yoğun duygulardan etkilenip yanlış yapma riskini sıfıra indirgersiniz.

İnsanlarla diyalog kurun. Biliyorsunuz, sıkıntıları konuşmadan çözmek mümkün değildir. İş arkadaşınızla ya da yöneticinizle sorun yaşıyorsanız, bu sorunu halledebilmek için konunun muhatabı ile görüşmeniz ve hislerinizi paylaşmanız gerekir. Belki bir yanlış anlaşılma yaşandı ya da karşı tarafın başka bir nedenden ötürü kızgın bir anına geldiniz; yani olayları kişiselleştirmeden önce ardında yatan sebepleri öğrenmeniz gerekiyor. Negatif duyguları içinizde taşıyarak bir çözüm üretemezsiniz. Ayrıca bu tarz durumlarda fikirlerine güvendiğiniz bir arkadaşınızın ya da aile bireyinizin yardımına başvurabilirsiniz. Olaylara dışarıdan bakan bir göz, daha önce fark etmediğiniz detayları görmenizi sağlayabilir.