℃
Önümüzdeki 5 gün boyunca
İLİŞKİLER / CİNSELLİK
İlişkiye Başlamak Mı? İlişki İnşa Etmek Mi?
23 Eyl 2022
Söz konusu ilişkiler olunca her birimizin zaman zaman bocaladığı su götürmez bir gerçek. Bu bocalamanın ise birden çok sebepleri olabiliyor. Kimi zaman ilişkide tarafların beklentilerinin farklılaştığı bir süre sonra gün yüzüne çıkarken, bazen ilişkinin sürmesi için sevginin yanında gereken güven duygusu tesis edilemiyor ve ilişkiler sonlanıyor. Bazense ilişkilerde yaşanan sorunlar ilişkinin kendisine bakış açısının farklılaşmasından dolayı meydana gelebiliyor. Peki ilişkilere dair en yaygın bakış açıları neler ve bu farklı bakış açıları nasıl bir kontrast oluşturuyor ve ilişkinin özünde problemler yaratabiliyor? Buyurun birlikte cevap arayalım.
2 Bardak
Yazının başlığından da anlaşılacağı üzere ilişkilere dair genellikle iki farklı bakış açısı olduğunu söyleyebiliriz. Bunlardan ilkini ilişkiye başlamak olarak ifade edebilirken diğerini ilişki inşa etmek olarak kavramsallaştırabiliriz. Bu iki yaklaşım arasındaki en belirgin farkı ise aritmetik bir örneklem kullanarak anlatabiliriz.
İlişkinin niteliğini niceliğe dökelim ve bunu belirtmek için 0 ile 100 arası bir puanlandırma sistemi kullanalım. Bu bağlamda ilişkiye başlamak, yeni tanıştığımız ve elbette duygular beslediğimiz kişiye ve aramızda henüz gelişen ilişkiye 100 puanı vermektir. Başlangıçta böylesine yüksek bir değerlendirme ile başlamanın kendince avantajları ve dezavantajları vardır. Avantajların birincisi ve en önemlisi karşımızdaki insana ve aramızdaki enerjiye öylesine bir değer biçmişizdir ki, her şey güllük gülistanlık görünürken, duygularımızın aşırılığı başımızı döndürürken, bunun sürdürülebilir olması ve aradaki çekimin yakınlaşması için emek ve zaman ayırmaya isteğimizin çok oluşudur. Öyle ki hayattaki önceliklerimizin sıralaması bir anda değişiverir ve bu ilişkinin sürmesi için yapılması gerekenler uğruna yaşamın diğer alanlarındaki eylemler feda edilmeye hazır hale gelirler. Fakat hayatın ironik olduğunun en belirgin göstergelerinden birisi şimdi söylediğimiz bu avantajın zaman içerisinde en büyük dezavantaja dönüşmesidir. Karşımızdaki insanı ve aramızdaki çekimi bu kadar güçlü gördüğümüzde, farkında olalım veya olmayalım beklentilerimiz de büyümekte. Ve bu gerçekçiliği sorgulanabilir beklentiler istediğimiz ölçüde karşılanmayınca, puanlamamız 100’den aşağılara doğal olarak düşüyor. Hal böyle olunca da bu ilişkinin sürmesi için kendi hayatımızdaki öncelik sırasının değişmesi ve yapılan fedakarlıklar duruma göre birer savunma veya saldırı mekanizması olup çıkıyor.
Kontrastın diğer ucunda ise ilişki inşa etmek yatıyor. İnşa etmenin ne demek olduğunu hepimiz biliyoruz. Belirli bir yapının oluşması için öncelikle bir temel atılır. Bu temel ne kadar sağlamsa inşa edeceğimiz yapı da o kadar sağlam olacaktır. Ancak inşa edilen yapının estetiği ve kalitesi de temel üzerine ekleneceklerin uyumlu birlikteliğine ve niteliğine bağlıdır. Bunu belirttiğimize göre, biz yine puanlamamıza geri dönelim. İlişki inşa etmek, karşımızdaki insana ve aramızdaki çekime az puan vermektir. Ancak bu demek değildir ki, aradaki çekim tarafların beklentilerini karşılamıyor veya arzu edilen kadar güçlü değil. Aksine ilişki inşa etmek için tarafların karşılıklı zaman ayırmaları ve emek göstermeleri, süreç içerisindeki ince düşünülmüş jestler ve elbette yapılan fedakarlıklar bahsettiğimiz puanlandırmayı yukarı taşıyacaktır. Ancak bu illa ki yukarı yönde doğrusal bir ilerleme olmak zorunda değil. Bu zaman zarfında anlaşılamayan noktalar bu aritmetikte bir aşağı bir yukarı oynamalara veya zamana bağlı olarak doğrusal ilerleyeceğini sandığımız çizgide kırılmalar meydana getirecektir. Ve bu kırılmalar da esasında birer testtir. Süreç içerisindeki anlaşmazlıklar ve farklılaşmalar kırılma anına dek inşa edilen yapının sağlamlığının teste tabi tutulduğu bir dayanıklılık testidir. Bu testten meydana gelen çatlakları ve kırılmaları onararak çıktığınızda partnerinizle aranızdaki çekimin ve enerjinin dayanıklılığı kendini ispatlamış olurken, gerçekten bir ilişki inşa ettiğinizin de göstergesi olur.
Sonuç olarak, ilişkilerdeki en önemli itici güç olan sevginin niteliği ve niceliğinin artması, ilişkinin sürdürülebilirliği için gereken diğer duyguların var edilmesi kesinlikle karşılıklı zaman ve emek istiyor. Ve tabii ki süreç başındaki tutum da oldukça önemli. Elbette flört döneminde duyguların esrikliğine kapılmamak elde değil. Ancak karşınızdaki insanı ve aranızdaki çekimi hem realist hem romantik bir gözle görmeyi öğrenmelisiniz.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK İÇERİKLER
©2022 Beyhan&Beyhan Business Solutions Tüm Hakları Saklıdır
Yukarı Kaydır
BUNU OKUMAK İSTER MİSİN?