İlişkilerle İyileşmek

İnsan sosyal bir canlı olduğu için her birimizin sağlıklı ilişkiler kurmaya ihtiyacı var. Ailemiz, arkadaşlarımız, sevgililerimiz ve daha birçok insanla kurduğumuz ilişkilerin yaşamlarımız üzerinde olumlu yada olumsuz etkileri olabiliyor. Kimi ilişki bizi kötüye doğru sürüklerken kimi de iyiye doğru sürükleyebiliyor. Dolayısıyla her ilişki tek başına iyileştirici bir niteliğe sahip değil. Fakat neredeyse her ilişki, son kullanma tarihi geçmediği müddetçe, iyileşmeye de açık bir alanı içinde barındırıyor. 

Kurduğumuz her türlü ilişki üzerine çalışarak o ilişkiyi ileri taşımak mümkün. Fakat özellikle romantik ilişkilerimizin; bireysel olarak kendimizle ilgili çözmemiz, geliştirmemiz, değiştirmemiz gereken yanlarımız üzerine çalışmak için oldukça kıymetli bir alan oluşturduğu söylenebilir. Çünkü kurduğumuz bu tür ilişkiler aynı zaman da bizi en çok tetikleyen ilişkiler de.

Psiyatrist Arzu Erkan Yüce, şemaları tanıtmak üzere TRT’de katıldığı bir radyo programında romantik ilişkileri “olay mahalinin yeniden ziyareti” olarak tanımlıyor. Çocukluğumuz eğer orijinal olay mahali ise, yetişkinliğimizde kurduğumuz yakın ilişkiler de bu olay mahalinin yeniden ve yeniden yaratılmasını andırıyor. Başlarda bu karamsar bir benzetme gibi görünse de aslında oldukça olumlu bir potansiyali ifade ediyor. Yaşamımız boyunca benzer örüntüleri deneyimleme sebebimiz kendimize acı çektirmekten ziyade; bu örüntüleri anlayarak değiştirebilmek. Dolayısıyla bu olay mahalini de aslında oradaki problemleri çözmek üzere yeniden yaratıyoruz. 

Örüntüler: İlişkilerimizde kendi benliğimize dair ipuçlarını toplamak için öncelikle kurduğumuz tüm romantik ilişkilerdeki örüntüleri anlamaya odaklanabiliriz. Nasıl insanları seçiyoruz? Bu ilişkilerin ortak noktaları neler? Yaşadığımız benzer deneyimler var mı? Bu deneyimler bize en sık hangi duyguları hissettiriyor? Ardından şuan partnerimizle birlikte yaşadığımız ilişkide bu örüntülerin olup olmadığını gözlemleye çalışabiliriz. Her iki taraf da bunu yaptıktan sonra karşılıklı olarak hem bu örüntüler hem de bu örüntülerin birbirimizle nasıl kesiştiği üzerine kafa yorabiliriz. 

Tartışmalar: Özellikle yaşadığımız tartışmalarda da önemli ipuçlarını yakalamak mümkün. Gündelik problemler dışında kalan tartışmalar genellikle bağlanmamıza yönelik oluyor. Bu tartışmalarda süregelen konuları anlamak, tartışma esnasında partnerimizin en çok hangi davranış veya yaklaşımından etkilendiğimiz üzerine düşünmek ve en çok hangi duyguları yaşadığımızı anlamaya çalışmak da oldukça önemli. Bu ilişkide en çok beni neler zorluyor? Partnerimin hangi davranışlarından rahatsızım? Hangi ihtiyaçlarım karşılanmıyor? gibi sorular sormak işinizi kolaylaştırabilir. 

Açık İletişim ve Çözüm Önerileri: Tüm bunları anladıktan sonra da partnerimizle açık ilerişim kurarak sorunlarımızı, ihtiyaçlarımızı belirtmek ve olası çözümler üzerine odaklanmak da oldukça iyileştirici olacaktır. Bunun için partnerinizin hangi davranışlarının sizi güvende hissettirdiğini düşünebilir ve bunları tekrarlamasını rica edebilir, tartışma anında nelerin hakikaten ondan kaynaklandığını nelerin sizinle ilgili olduğunu anlamaya çalışabilir ve bir sonraki tartışma esnasında karşılıklı olarak ne tür bir yaklaşımın sizi daha güvende hissettireceği üzerine konuşabilirsiniz.