Altın
%
Dolar
%
Euro
%
Bitcoin
%
Eth
%
Önümüzdeki 5 gün boyunca
unsplash
ZOOM

Göç Eden ve Geride Kalan

27 Mar 2023

Şüphesiz ki ayrılığın her türlüsü acıdır. Söz konusu ayrılık olduğunda durumun giden için mi yoksa kalan için mi daha zor olduğu ise sıkça tartışılan bir konudur. Bu içerikte ise temeli sarsan, düzeni baştan aşağı değiştiren ve yaşama başka bir yön vermeyi gerekli kılan bir ayrılış öyküsünden yani göçten bahsediyor olacağız. Sahi; insan doğduğu, büyüdüğü, her köşesinde anı biriktirdiği, var olduğu ve yaşamını konumlandırdığı toprağı neden bırakır?

unsplash
Göç etmenin hem kişisel hem de toplumsal yüzlerce sebebi olabilir. Öte yandan çoğu kez göçü tetikleyen yalnızca bir neden olmaz. Çünkü kişinin yaşam alanını değiştirme gibi bir karar alabilmesi buna yönelmesini gerektirecek bir sürecin varlığını mecbur kılar. Örneğin kişinin bu zamana dek yaşamını sürdürdüğü bölgede ciddi bir felaketin veya doğal afetin yaşanması o bölgenin eski halinin tümden yok olması ile sonuçlanabilir. Böyle bir durumda ise bölgede kalıp yaşamı yeniden inşa etmeye çalışmak da başka bir yere göç edip yeni bir hayat kurmak da kişiye aynı zorlukta gözükebilir. Hatta belki gitmenin daha akılcı veya basit olacağı düşünülebilir. Fakat her olursa olsun böyle bir süreçte kişinin içinde bulunduğu durum kuvvetli bir çaresizlikten kaynaklanan zorunluluğun yansımasıdır. 

İnsanoğlu bir bitki gibi köklere sahip olmayan, keşfeden ve umuttan beslenen bir canlıdır. Dolayısıyla doğduğu yerde onu rahatsız eden bir şeyler varsa ya da orada yeterince mutlu olamayacağına inanıyorsa başka bir yön arayışına girebilir. Kişinin yaşamının büyük bir kısmını sürdüğü veya doğumundan itibaren orada var olduğu coğrafyadan göçmek istemesi ise temelde zorunlu bir ayrılış öyküsünden kaynaklanır. Çocukluğunuzdan yetişkin döneminize değin yaşamınızın aynı yerde sürdüğünü düşünün. Sokaklarına aşina olduğunuz, doğasında huzur bulduğunuz ve çok temelde yuva olarak konumlandırdığınız bölgenin çevresinde inşa etmiş olduğunuz bir yaşamınız var. Bu yakın bölgede eğitim aldınız, aynı çevrede arkadaşlıklar kurdunuz, işinizi edindiniz, ailenizle birlikte var oldunuz ve değerli anılar biriktirdiniz. Peki böylesi mutlu olduğunuz bir çevreden ayrılmak istemenizin ne gibi sebepleri olabilir?

Kişinin veya o coğrafyanın sahip olduğu ekonomik sıkıntılar insanın daha karamsar bir yöne sürüklenmesinde büyük rol oynar. Böyle bir durumda kişi bu güne dek kendini geliştirebildiği ne gibi alanlar varsa veya ilgisi ne şekilde ise merkezinde bunlar olan bir dünya inşa etmeye odaklanır. Bunun hayali ile var olmaya çalıştığı noktada kaçınılmaz eylemi göç hareketi ile gerçekleştirmeye girişir. Örneğin bir sanat dalına yeteneğiniz var ancak içinde bulunduğunuz coğrafyanın o günkü koşulları sanatınızı icra edebilmeniz için uygun ortamı yaratamıyor. Bu durumda hayalinizden vazgeçip var olan koşullara uyumlu bir bireye dönüşmeye mi çalışırsınız yoksa tutkunuzun peşine takılma cesareti göstermeye mi çabalarsınız? Her ne yapmayı seçiyor olursanız olun iki seçeneğin temeli de zorunluluktan kaynaklanan eylemlerdir.

Eğer bulunduğunuz bölge göç etmek istediğiniz yer ile benzer koşullara sahip olsaydı muhtemelen gitmeyi aklınızdan bile geçirmezdiniz. Dolayısıyla göçün temeldeki nedenleri farklı olabilir ancak konu hep aynı yöne çıkar: daha iyi bir yaşam sürme arzusu. Kaldı ki kişinin böyle bir istek duyması zaten hakkı çünkü az önce de değindiğimiz üzere bir bitki gibi bulunduğumuz noktaya kök salan canlılar değiliz. Kendimizi başka noktalarda daha iyi yönlerimizle var etme arayışına girebiliriz. Bu durum konfor alanından uzaklaşmak yolunda kişinin kendini bulabilmesi açısından da değerlidir. 

unsplash
Dolayısıyla da şunu söylemek gerekir; göç eden için de geri de kalan için de zor. Daha iyi bir yaşam kurma hayali ile çıktığın yolda seni bekleyen şey bir bilinmezler çemberidir ve bu süreçte her zaman iyi şeylerin olmayacağı aşikardır. Bu sebeple de göç etmek cesaret ister. Ancak kalmak var olan koşullar içerisinden kişinin kendi benliğinin hasar almadan çıkabilmesi noktasında ciddi bir çabayı ve psikolojiyi gerektirir. Dolayısıyla bunu başarabilmek de cesaret ister. Sonuç olarak şunu söylemek gerekir; göç eden için mi geride kalan için mi zor olduğunu bu eylemleri doğrudan gerçekleştirenler bilir. Deneyimlemediğimiz bir konu hakkında yargıda bulunmak yerine insani bir çerçevede anlayış arayışına odaklanmak daha doğru olabilir. 

©2022 Beyhan&Beyhan Business Solutions Tüm Hakları Saklıdır
Yukarı Kaydır
BUNU OKUMAK İSTER MİSİN?