Ghost Watchers: Hayaleti Avla

Eskiye gittiğimizde, korku oyunlarının sıklıkla tek kişilik bir oyun deneyimi yarattığını, hikâyenin önemsendiğini, tüm korku unsurlarının, oynanabilirliğin hikâyeye uygun şekilde tasarlandığını fark edebiliriz. Silent Hill, Resident Evil ve çok daha fazlası farklılıklarına karşın böylesi noktalardan benzer yapılar da sunan oyunlardır. Fakat günümüzde, hemen hemen her markanın online modlara, çok oyunculu oynanabilirliğe sarıldığı düşünüldüğünde korku türünün de bu sulara yelken açması doğal karşılanabilir. Artık tek kişilik deneyim sunan korku oyunları kadar, hikâyeyle ilgilenmeyen, belirli bir temel amacın gerçekleştirildiği oyunlar da revaçta. Tıpkı Dead by Daylight oyununda olduğu üzere.

Bu tarzda oynadığım ilk oyun olan Dead by Daylight yapımından bahsetmek istiyorum şimdi de... Oyun dört artı bir kişilik çok oyunculu bir oynanış kurar; dört kişi kurban rolünde, bir kişi de bizi kovalayan katil rolündedir. Amacımız, bulunduğumuz mekândaki jeneratörleri tamir ederek, çıkış kapılarını açıp kaçmaktır. Tabii bu noktada hata yapmamak, yakalanmamak elzem. Eğer başarabilirsek, açtığımız kapılardan kaçıp bölümü bitiriyoruz. Yapısı dışında Dead by Daylight korku filmleri karakterlerini kullanmasıyla da türdeşlerinden ayrılır. Birçok korku filminin ana düşmanı oyunda yer alır ve oyunculara karakter seçeneği olarak sunulur.

Gelelim asıl konumuza; Ghost Watchers oyununa... Ghost Watchers da tıpkı Dead by Daylight minvalinde bir oynanabilirlik içerir. Ancak önemli bir fark bulunur; Dead by Daylight oyununda ana unsur kaçmak, gizlenmekken Ghost Watchers’da işler tersine döner. Artık av değil avcıyızdır. Çeşitli mekânları mesken tutan hayaletlerin peşine düşer, onları yakalamaya çalışır, her adımda korkuyu hissederiz.

Ghost Watchers’ın yaptığı en doğru tercih, hayalet temasına dair detayları doğru ve etkili biçimde kullanabilmesi. Örneğin mekânların tekinsizliği; göl evi, kilise, okul vb. mekânlar hem dışarıdan hem de içeriden oldukça tekinsiz alanlardır. Karanlık atmosfer, gıcırdayan tahtalar, bodrumlar, ürkütücü fotoğraflar... Karabasan gibi çöken dakikalar... Oyunda kullandığımız malzemelerde de benzer bir durum geçerli. Lanetli nesneler, büyü kitapları... Kısacası, karşımızda grafik olarak uçan kaçan bir oyun olmasa da ne yaptığının bilincinde, türe hâkim insanların elinden çıkma bir oyun var.  

Ghost Watchers iki parçalı bir oynanabilirliğe sahiptir. İlk parça; hayaletin türünü tanımlamak üzerinedir. Bu parçada, yine hayalet filmlerinden aşina olduğumuz çeşitli malzemelerle hayalet hakkında veri toplar, veriler ışığında hayaletin türüne ulaşırız. Tabii anlatıldığı ölçüde kolay değil, özellikle tek kişilik deneyimde. Öncelikle oyunun çok oyunculu tarafı tür belirlemede kurtarıcı olabiliyor. Biriniz, termometre ile hayalet geldiğinde sıcaklığın ne kadar düştüğünü ölçebiliyorken diğer arkadaşlarınız da başka veriler toplayabiliyor. Böylece zamandan tasarruf ederken, tehlikeyi de azaltabiliyorsunuz. Yeterli veri topladığınızda hayaletin türünün ne olabileceği sorusuna verilebilecek cevapları bire kadar indirgeyebiliyorsunuz. Eğer acele ederseniz ve yeterli veri olmadan tahmin yapmak isterseniz de üç hakkınız olduğunu unutmamalı. Üç hatalı tahmin oyunu sonlandırıyor.

Hayaletin türünü doğru tahmin etmemizin ardındansa oyunun ikinci parçası başlıyor. Şimdi, hayaleti yakalama zamanı. Oyun hayaletin türüne göre, onu nasıl yakalayabileceğimiz ile ilgili bir şablon sunuyor. Şablonu madde madde takip edip uygulamak zorundayız. Şablonu aynı zamanda ufak görevler olarak da düşünebiliriz. Bu görevler hayaletin zayıflamasına yarayıp yakalanmasını kolaylaştırmakta. Çok oyunculu oynanabilirlik ikinci parçada da kurtarıcı... Bazı mekânların genişliği, hayaletlerin saldırganlık derecesi olayı epey zorlaştırabiliyor. Yani sevdiğiniz dostlarla iyi bir ekip kurmak fayda sağlayacaktır.

Ghost Watchers keyifli oynanabilirliği, hayalet temasının kullanımı vb. birçok nedenle tavsiyedir. Henüz erken erişimdeyken edinin derim. Keyifli oyunlar!