Altın
%
Dolar
%
Euro
%
Bitcoin
%
Eth
%
Önümüzdeki 5 gün boyunca
pinterest
BİLİM Kültür/Sanat

Freud'un Yas ve Melankoli Kavramlarına Yaklaşımı

31 Oca 2023

19.yüzyıla kadar düşünürlerin ve sanatçıların tanım koymadan dile getirdiği ve eserlerine tatbik ettiği alanlardan biri de insanın ve hayvanın davranış kalıplarını inceleyen psikoloji bilimidir. 19.yy'a kadar felsefenin bir kolu olarak görülen psikoloji bilimi, 19.yy'ın yüzyılın son çeyreğinde adeta şaha kalkmış ve Wilhelm Wundt, 1876 yılında kurduğu psikoloji laboratuvarıyla psikolojinin sistematize edilmesine ön ayak olmuştur. Hızla gelişen psikoloji, Sigmund Freud'un tıp eğitimini psikoloji yararına kullanmasıyla büyük merhaleleri kısa sürede aşmış ve 20.yy'ın ilk çeyreğinde artık her yerde bu bilim dalının insana ve insanlığa katkısı konuşulur olmuştur. 1917 yılında ''Yas ve Melankoli'' adlı uzun bir makale kaleme alan Freud, insanın acıya karşı takındığı tavrı; yas sürecinin ve melankolinin izahını çağını aşan bir biçimde, oldukça ayrıntılı ele almıştır. Yas ve Melankoli makalesinden hareketle insan ruhunun derinlerine dalmaya çalışacak ve benliğin, kendiliğin önemini sorgulayacağız, buyurun yazımıza.

2 Bardak
''Psikolojinin varlığını ve önemini Dostoyevski'nin eserlerinden öğrendim.'' diyen Sigmund Freud, 20.yüzyılda psikolojinin kapsayıcı kuvvetinin artmasındaki belki de en önemli figürdür. İd, ego, süper ego gibi kavramları düşünsel hayatımıza kazandıran Freud, cinselliğin ve şiddet ögesinin kişiliğin oluşumundaki önemini öncelemiştir. Anal dönem, oral dönem gibi insan evrelerine vurgu yapan bu Avusturyalı tıp doktoru, psikiyatrinin müstakil gücünü psikoloji bilimine yansıtarak insanın kendini ve evreni algılamasında oldukça önemli işler başarmıştır. Danışanlarıyla uzun süreli sohbetler ve seanslar yapan ve buradan çıkan sonuçları ''psikanaliz'' adı altında değerlendiren Freud, birçok psikolojik hastalığın tanısında ve tedavisinde büyük aşamalar kaydetmiş; Elektra Kompleksi, Oidipus Kompleksi gibi edebi kavramları, psikoloji alanına uygulamıştır.

pinterest
19.yüzyılda müstakil bir bilim haline psikoloji bilimi, diğer birçok bilim dalı gibi felsefeden ayrılmış; edebiyat,sosyoloji, psikiyatri ve hatta mitoloji gibi alanları kullanarak insanın ruhunu sağaltmada etkili olmuştur. Sanayi Devrimi'nin yoğun ve hızlı etkisi; bilim dallarının artmasını sağlarken yazık ki birçok yeni bilim dalı, kapitalist sistemin hasta ettiği insanın ve doğanın daha etkin kullanılabilmesi için ortaya çıkmıştır. Buradan çıkan sonuç, bu yeni bilim dallarının bağımsız hale gelmesinin insanın zararına olduğu değil; sadece olan gerçekliğin objektif yansıtılmaya çalışılması olmalıdır. 
Makalemize döndüğümüzde karşımıza çıkan ise; insanın acıya ve yaşama müdahale etmesi ve bir özne olarak zorluklara nasıl göğüs gerileceğine dair bir yol haritasına rastlanmasıdır. 1917 yılında Sigmun Freud'un kaleme aldığı Yas ve Melankoli, oldukça uzun bir makale olup sayfa sayısı -eserin basımını yapan mecralara göre değişmekle beraber- yaklaşık 200 sayfadır. Daha sonradan müstakil bir eser de olacak bu çalışma, yas ve melankoli kavramlarının insan ruhundaki tezahürünü ortaya koyuyor. Benlik, kendilik, psikolojide özne ve nesne kavramlarını da izaha duran Freud, genel itibarıyla yasın iyileştirici ve yaşanması gereken bir dönem olduğunu savunurken melankolinin patolojik yani hastalıklı boyutundan bahsediyor.

pinterest
Yas sürecinin kaybın etkisiyle özneyi sarstığı ve bu sarsıntının yaşanması gerektiği sunulurken sevilen nesnenin eksikliğine zamanla alışılacak ve bu alışkanlık, öznenin bir değer yaratmasına vesile olacaktır. Kaybın acısı, kaybedilenin varlığı belirgindir; değişken zaman dilimlerinde özne, nesnesinin yokluğunu kabullenirken; kabulleniş, yaşamda kalma gücünü tamir edecektir. Melankoliye geldiğimizde, melankolik atmosfere hapsolan özne, kaybettiği şeyin varlığının ne olduğundan emin değildir; bu belirsizlik hali, benliğe yönelecek ve öznenin kendine dönük şiddeti ve acımasız tavrı özyitime sebep olacaktır.
Yas, katlanılabilir, değerlilik kazandıran ve yaşamı anlamlandırmaya yarayan bir narsisistik incinmedir; öte yandan melankoli, “tüm ruhsal yatırımı üzerine çeken açık bir yaraya benzer”. diyen Freud, psikolojik tahribatın yahut sağaltımın açık,net izahını oldukça ölçülü ve estetik yapmıştır denebilir.''Yasta dünya yoksullaşır ve boşalırken; melankolide ise benliğin kendisi yoksullaşır ve boşalır.'' cümlesi yas ve melankolinin; insanın kendiyle ve dünyayla kurduğu yahut kuramadığı anlamı izah etmede gayet doyurucudur. 

Yas sürecinde insan eksilen nesnenin hüznüne gark olurken, melankolide neyin eksikliği tam bilinemediği için girişilen ve tüketilen benliktir. Benlik, melankolide kendi kendini yer bitirirken, yas sürecinde dünya kendini bir süreliğine ıskartaya çıkartır ve anlamlar bir zaman sonra benliğin içine tekrar dolmaya başlar. Yas esnasında dünyayla kurulan temas azalmakta; melankolik dönemde benlikle kurulan anlam ve temas aşağılara çekilmektedir. Yas süreci iyileşmenin açık etkisiyken; özellikle uzun süreli melankoli patolojik halin kesin kanıtı şeklinde karşımıza çıkıyor. 

Yas tutulması, melankoli uzatılmaması gereken süreçler olarak hepimizin başında dönebilecek akbabalar gibi sevgili okur; o yüzden kendinize ve psikolojinize mukayyet olmanız dileğiyle, şimdilik hoşça kalın.

©2022 Beyhan&Beyhan Business Solutions Tüm Hakları Saklıdır
Yukarı Kaydır
BUNU OKUMAK İSTER MİSİN?