Birilerinin bizi sevmesi, genellikle ‘kabul etmesi’ anlamına gelir. Tabii, ‘kabul edilme’ her zaman sevgi ile gelmek zorunda değil. Sadece empati kurmak ve herkesin insan ya da can olduğunu görmek kafi. Fakat, kopamadığımız onaylanma beklentimiz ve karar bazlı değil, tepkisel davranışlarımız, kendi arkamızda duramayışlarımızla birleşip bizi çok ‘talepkar’ bir pozisyona itebilir. Orada da bir türlü rahat edemeyiz işte… Hadi gelin, sosyal ilişkilerimizde bu yeri keşfetmek ve çözümlemek üzere, rahatsızlığımızın derinliklerine; kabul görme güdüsünün yaptığı baskıya, nedenine ve izlerine bakalım!